Uzun zaman önce atmaya kıyamamıştım, anı demiştim yatağın altına saklamıştım.
Bugün hepsini yeniden çıkardım.
Son kez baktım.
İçim burkulmadı desem yalan olur, burkuldu.
Sonuçta yaşanmışlık vardı onlarda.
Önce mektupları yırtıp attım çöp poşetine, sonra fotoğrafları.
Daha sonra o zamanlar tutmuş olduğum günlüğü parçaladım.
Kutuları, kahve fincanını, bibloları, peluşları...
Hepsini doldurdum çöp torbasına.
Dedim ki "bu kadar yaşanmış zamandan arda kalan bu bi torbacık mı?"
Bu kadarmış ama.
Bitti hepsi.
Sonra indim aşağıya.
Çöpün en şahane yerine özenle yerleştirdim.
Evet.
İşte artık şimdi tamamen bittin...
skip to main |
skip to sidebar
İçimden bir ses dedi ki: "Yazmayı asla bırakma!" Ben de onu dinliyorum şimdi...
Klasik bir insanım ben,
Klasik hikayeler severim...
Sayfalar
Cumartesi, Mayıs 07, 2011
Şiir de okurum ki ben diyenlere...
Ayrıca Burdayım..
Etiketler
- içimden bir ses (77)
- deneme (43)
- haykırmaca (27)
- saçmalamaca (25)
- sevgili günlük (15)
- kurgusal saçmalamalar (6)
- masal (6)
- toplumsal kaygı (6)
- tavsiye (5)
- kurgusal gerçekler (2)
- sorular (2)
- veda (2)
- şiirmişcesine (2)
- cevaplar (1)
- devamı gelecek (1)
- mektup (1)
- pes etmişlik (1)
- tanımlar (1)
- topluca yazı yazma (1)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder